» Pano
 
 
Ana Sayfa
E-posta
Bu site gençleri ve velileri bilgilendirmek amaçlıdır. Bireysel danışmanlık yapılmamaktadır. Dilek Köseoğlu çalışmalarını projeler esasında sürdürmektedir. İlginize teşekkür ederiz.
İletişim Bilgileri E-mail Ana Sayfa
 
 
 


Halkla İlişkiler Uzmanı Ceyda Aydede 1989 yılında üye olduğu IPRA'ya (Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği) 2003 yılında başkan seçildi.
Yıllardır bu mesleğin içinde olan Ceyda Aydede halkla ilişkilerin tanımını yapıyor:
IPRA kimliğimle ve bir uzman olarak halkla ilişkileri şöyle tanımlıyorum: Artık her şey güvene dayanıyor. Güven ortamı yaratmak, güvenilir olmak en önemli kalite kriteridir diyorum. Örneğin yatırımcılar güven duymadıkları yere yatırım yapmıyorlar. Güven de etik olmak, hesap verebilir olmak ve şeffaf olmakla sağlanır diyorum. Özellikle Enron olayından sonra bizim sektörde belli konularda kendini revize ederek tedbirlerini aldı. Şeffaflık zaten benim karakterimdir. Hiçbir şeyi gizli tutmam. Olayları kapı ardında halletmek benim tarzım değildir. Bilgilerimi çalışanlarımla birlikte rakiplerimle de paylaşmak benim için bir avantaja dönüştü.
Sayın Ceyda Aydede IPRA'nın başkanlığına seçilene kadarki süreci şöyle anlatıyor:
IPRA'ya 1989 yılında üye oldum. Başkanlığa gelişim de bir özveri hikayesidir. IPRA ile ilgili her yerde bulundum. Önce Konsey Üyesi, sonra Yönetim Kuruluna seçildim. Geçen yıl seçilmiş başkan olarak yönetim kurulundaydım. Bu yıl başkan oldum. Yılda iki seminer yapılıyordu. İkisine de muhakkak gidiyordum. İlk kez 1988'de Viyana Budapeşte'de bir IPRA toplantısına katıldım, 1989'da Helsinki ve İstanbul, o zaman Yerel Halkla İlişkiler Derneğinin Genel Sekreteriydim. 1990'da Londra, 1991'de Toronto'ya gidemedim, Nairobi'ye gittim. 1992'de Hong Kong oldu. Her yerde bulunmam, özverili olmam, çalışmam ve IPRA için faydalı olacağıma inanılması etkili oldu.

Ceyda Aydede Halkla İlişkiler alanında sürdürdüğü faaliyetlerinde düşündüğü eleman profilini da şöyle açıklıyor:
Artık yavaş yavaş mühendislerle çalışmak istiyorum. Mühendis arıyorum. Belki mühendislik çıkışlı olduğum için biraz önyargılıyım bu konuda ama, mühendislik temeli olan birinin mesleğimizde bazı konulara daha kolay girebildiğini, daha iyi çözümler üretebildiğini düşünüyorum. Mühendisliğin üzerine de işletme okumuşsa ideal olur.
Bizim işimiz de ihtisaslaştı. Bu ihtisas alanlarından bazıları söz konusu mühendislik kökenli arkadaşları gerektiriyor. Örneğim strateji ile ilgili çalışmak ya çok büyük bir birikim gerektiriyor ya da iyi bir altyapı istiyor. İnsanlar yıllarını vererek stratejik düşünmeyi öğreniyorlar. Eğer yenileri yetiştireceksem mühendislik okumuşları tercih ederim. Bunda özgeçmişimin etkisi var, çünkü onlarla aynı dili konuşuyor olacağım.

22-23 Şubat 2003 /Dünya Gazetesi/Paşa Çelebi

Copyright 2005 KaDeMe. All rights reseved. Designed by S.T.Design & B2G